Eğlenceli ve benim gibi bir çok kişiyi Kore dizisi izlemeye yönelten Playful Kiss dizisi ile başladığım Kore dizi serüvenine eski sayılabilecek bir dizi ile devam ettim. Açıkçası izlediğim ilk dram/melodram dizisiydi, daha önce melodram sayabileceğimiz Kore filmlerini izlemiştim hatta Playful Kiss dizisinden bile önce. Bu nedenle blogumda hakkında birkaç şeyden söz etmek istedim. Güney Kore’de 2006 yılında yayınlanan bu dizi, 16 bölüm sürüyor. Japonya’da ise 2007 yılında yeniden yayınlanmış. Bu arada ismi The Snow Queen, yani Kar Kraliçesi.
Aslında Kar Kraliçesi, ilk yayınlandığı zamanlar çok ilgi görmemiş ve bu durum son bölümlerine dek sürmüş. Bunda elbette dram dizisi olması büyük pay sahibi. Dizinin ilk birkaç bölümünden sonra nasıl biteceğini tahmin edebilirsiniz, hatta iki seçenekten daha fazla bir sonucu da olmayabilir. Ancak diğer dram dizilerinden farklı olarak, konusunun güzel ele alınması dizinin ilk bölümüyle son bölümü arasındaki bazı tutarlılıklar ya da aralarında kurulan bağlar ilgimi çekmedi değil. Dram seviyorsanız mutlaka izleyeceğiniz bir dizi olacaktır, eğer sevmiyorsanız ise bir şans vereceğiniz yapım.
Kısaca bir şekilde konusundan da söz etmek istiyorum, dizi kar kraliçesi isimli bir hikaye ile başlıyor ve bitiyor aslında. Matematik dahisi iki arkadaştan birinin intiharı ile yıkılan ana karakterimiz Han Tae Woong’ın bu intihardan kendini suçlaması üzerine kalan hayatı buna göre şekilleniyor. Ta ki lisede tanıştığı küçük bir kızla sekiz yıl sonra karşılaşana dek. O zamanlar bir matematik dahisinden çok boksör olan Tae Woong, hatırlayamadığı ve artık üniversite öğrencisi olan Kim Bo-Ra’nın şoförü olarak çalışmaya başlar. Bu sırada kaybettiği annesini bulur ve eski zamanlara gömdüğü sırları birbir ortaya çıkmaya başlar. Sonrası ise hüzünlü bir aşk hikayesine dönüşür.
Sonunu büyük ihtimalle tahmin edebileceğiniz, ağır duygu yüklü bir dram dizisi olabilir ama böyle bir diziyi izlenir kılan karakterlere neler olacağından çok karakterlerin düşünceleri, davranışları, kurdukları hayaller ve yaşadıkları hayal kırıklıkları hatta yan karakterler bile insanın izlemesine yetiyor gibi geliyor bana. Bazı şeyler, yabancı bir kültür olmasına rağmen öyle tanıdık geliyor ki insan izliyor. Muhtemelen izlediğimizde bir yerlerde tıpkı romanlarda, kitaplarda olduğu gibi kendimize yakın hissettiğimiz (bizi bir şekilde yakalayan) bir şeyler buluyoruz, hayaller gibi, hayal kırıklıkları gibi, yaşantılardan çıkarılan dersler gibi. Hayat giderek monotonlaştıkça ve insanlar birbirlerinden giderek koptukça o boşlukları böyle dramlarla belki dolduruyor da olabiliriz. Her neyse, artık sıradanlaşan, çarpıklaşan Amerikan dizilerindense bu tür uzakdoğu (Kore, Tayvan gibi ülkeler…) sinemasından yapımlar daha iyi bir alternatif.
Kar Kraliçesi – Snow Queen – bir melodram dizisiydi elbette. Senaryosu güzel düşünülmüş ve iyi bir çabanın ürünü olduğunu da dizinin ilk bölümünden son bölümüne kadar dikkatle izlediğinizde görebiliyorsunuz.
16 bölümün sonunda, yıllar önce facebook’taki “şiir misali hayat” sayfasında yazdığım bir söz geldi aklıma ve daha çok Kim Bo-Ra ya da Han Tae Woong karakterleri için uygun olduğunu düşündüm sebepsizce:
“Her şey seninle güzeldi, hangi mevsimde yaşadığımızın önemi yoktu.”
Dizinin senaryosunun etkili olduğunu düşünüyorum, bunu da basit gibi görünen ama aslında melodramla beraber güçlü birer cümlelere dönüşen repliklerden çıkarabiliriz. Diziden birkaç repliği buraya ekliyorum, mesela asal sayıların yalnızlığı gibi matematik ile ilgili benzetmeler de çok hoştu – bir fizikçi olarak melodramın ortasında böyle matematik ile ilgili bir şeyler duymak gerçekten farklı bir keyif kattı.
Ben sadece memur olmak istiyorum. Sadece bir ofiste çalışıp, her ay düzenli bir gelir istiyorum. Anneme bir lokanta satın alıp, sevdiğim kadınla evlenmek istiyorum. Ama mantık evliliği değil! Aşk evliliği istiyorum. Ayrıca çocuklarım olsun istiyorum, onlara toplama ve çıkarmayı öğreteyim… Onlarla beraber normal bir yaşam sürmek istiyorum. Bu benim hayalim.
Çünkü matematiği seviyorsun. Sevgi kontrol edemediğin bir duygudur. Kim olursa olsun yine de kalbindekine doğru koşacaktır. Bunun matematik veya aşk olması önemli değil.
İlginizi çektiyse eğer yeppudaa’dan izleyebilirsiniz.
Gökhan Atmaca
Facebook’ta Güneydeki Kore – S. Korea sayfasında Güney Kore ile ilgili paylaşımlarımı takip edebilirsiniz.
